[Ryekong S. Lisesi] Yasak İlişki

Çekimden çıkmıştı ve aslına bakılırsa yorgundu. Sanat lisesi son sınıfı okumakla birlikte kendini zengin gibi göstermek için, daha çok para kazanmak için türlü işlerde çalışıyordu. Fazla popüler olmayan dergilerde -bazı müstehcen dergilerde bile- pozlar veriyordu, veya türlü şekilde para kazanıyordu. Para kazanmalı ve kendini kimseye ezdirmemeliydi. Bu hayatta sadece bir babası vardı ama ondan da nefret mi ediyordu seviyor muydu bilemiyordu. Küçüklüğünden beri ondan çok çekmişti ve şimdi kendi ayakları üzerinde durmaya çalışıyordu. Babası, şimdi evlerinde bakıma muhtaçtı ve kendisi de okul yurdunda kalıyor ve babasına tuttuğu hizmetçiyi arada ziyaret ediyor ve durumunu soruyordu. Küçük yaştan beri üzerinde çok büyük yükler binmişti. Tek hayali bu okuldan mezun olup, Amerika'ya okumaya gitmek ve bir daha Kore'ye geri dönmemekti. Buradaki geçmişini unutmak istiyordu, çünkü çok acı çekiyordu. Çekici ve asi bir kız olarak görülse de hala minik bir kız çocuğuydu, korunmaya muhtaç bir kız çocuğu. Yurt odasında duşunu aldıktan sonra dans provası yapmak için üzerini ona göre giyindi. Altına mini bir beyaz şort ve üzerine salaş açık mavi askılı penye. Sırt çantasına gerekli malzemelerini yerleştirdi ve yurda on dakikalık mesafeyle yakın okula doğru hızla ilerledi. Bugün cumartesiydi ve okul boştu. Ama yinede dans prova odası dolu olabilirdi, kendisi gibi hırslı öğrenciler genelde her zaman pratik yapardı.
Merdivenleri hızla çıktıktan sonra pratik odasının -nezaketen- kapısını çaldı ve içeri girdi. Yerde yatan dans eğitmeni Yoon'ı gördü. Dudaklarına istemsizce minik bir gülümseme yayıldı. Onu beğeniyordu ve hatta daha fazlası. Ama asla ne ona ne de başkasına itiraf ederdi. Zaten bir sürü arkadaşı var gibi görünürdü Ah Rin'in ama yalnız bir kızdı o. Etrafındaki kalabalık sahteydi. Hayatındaki her şey sahteydi, sadece şuanda karşısında oturma pozisyonuna geçmiş öğretmenine duyduğu minik hisler gerçekti. Önünde doksan derece eğildi ve "Pardon, meşgulseniz gidebilirim." dedi. Normalde asla burayı uyuyarak kullanan birine nazik olmazdı, git buradan çalışacağım gibi bir şeyler zırvalardı ama karşısındakine bunu yapamıyordu. Ne kadar genç bir öğretmen olsa da o senin öğretmenin Ah Rin. Kendine gel. Hayatında aşka yer yok. Meşgulsün!

Gülümsedi. Her zaman bu kadar yardımsever. Her öğrencisine aynı davranıyor. Hiç şansım yok. Başını olur anlamında sallayıp çantasını kenardaki sandalyenin üzerine koydu ve hala yerde oturmaya devam eden genç öğretmenine doğru döndü. "Aslında dün sizin dersinizde ki hareketlerden biri beni zorluyor. Onun ile ilgili yardım ederseniz çok sevinirim. Açıkçası da onun üzerinde pratik yapmaya pek vakit bulamadım, şimdi onun için gelmiştim." neden bilmiyordu ama bu adama her zaman doğruları söylüyordu, istem dışı. Kendisini güçlü hissetmek zorunda değildi bu öğretmenin yanında. İlk zamanlar hep kendisine öğretmen-öğrenci ilişkisi içindesiniz diye hatırlatmaya çalışsa da artık inkar etmiyordu, bu genç öğretmenden hoşlanıyordu ama ona yakınlaşacak değildi. Şuanda bu odada tek bulunmaları ne kadar yanlış gibi gözükmese de Ahrin için sorun teşkil ediyordu. Kendisini zor zapt ediyordu. Kalbi ise ağzında atıyordu. Bayılmasam iyidir.