W a n g Mei Mei

Sevimli, çocuksu, oldukça konuşkan ve bir o kadar da şıpsevdi. Karşınızda yüzünüzden saniye eksik olmayacak kahkahaların mimarı olan vurdumduymaz bir kız duruyor. Bundan emin olsun ve tebessüm etmek serbest. Yirmi iki yaşında olmasına karşın o kadar sevimli ve çocuksu biri ki Mei'nin güçlü aurasından dolayı bayılabilirsiniz. Gizemli ve saklayacak bir tarafı olmayan biri. Açık. Etrafında ki insanları mutlu etmeye adamış kendisini özellikle de büyük annesini. Gülüşmeleri seviyor. Mimikleri ve davranışları oldukça sevimlidir ve duygularını zaten yüzü ile yansıtır her zaman. Suratının girdiği şekiller dillere destan. Gözleri fıldır fıldır döner her zaman. Merakının dizginleyememesinden dolayı milletin işine burnunu sokmak da en büyük zevklerinden biri. Boş vakitlerinde burnunu tutarak ne kadar zaman nefes alamadığını ölçüyor fakat bunu yaparken bile ağzından nefes alıyor. Öyle de şeker öyle de komik. Sulu gözlülüğü ise bir muamma.

Wang. Çin kökenli bir ailedir. Wang Yin -Mei'nin Annesi- Mei'nin doğumu sırasında hayatını kaybetti. Wang Qian -Mei'nin Büyükannesi- ailesinden kalan tek kişidir.


Annesi Wang Yin ve babası -kim olduğunu hiç öğrenemedi-, o doğmadan önce ayrılmışlar, annesi Mei'e hamile kaldığında da evli değillermiş. Annesi, Mei'i dünyaya getirdiğinde hayatını kaybetti ve onun bakımını büyükannesi Wang Qian üstlendi. Normal standartlara sahip bir hayat geçirdi. Liseden başarıyla mezun olmasına karşın üniversiteyi kazanamadı. The Oracle'de çalışmaya ve büyükannesine bakmaya başladı.


Heyecanlandığı ya da gerildiği zaman nefesi kesilir ve konuşamaz, sürekli hareket eder ve saçma sözcükler sarfeder. Herkesin her şeye rağmen eşit olması gerektiğinden yanadır. Sebze ve meyve yemeyi çok sever, asla et yemez. Sevdiği şeyler; fantastik filmler, yakışıklı ünlüler ve jelibonlardır.